Bir şair vardır ki, içinde yaşadığı devrin bütün ruhunu şiirine doldurur ve elinde tuttuğu bu elmas bardağın aynasını çepeçevre vuran çevresinin özel ve gölgeli yüzünü gelecek asırlardan öteye taptaze ve dinç pırıltılar halinde aksettirir. Bu, elbette, büyük bir şairdir. Fakat bundan daha büyük bir şair vardır ki, içinde bulunduğu devri de aşar, zamanın dar cetvellerini kırarak varlığın asıl cevherini bulur. Bu iki türlü şairden birincisine örnek Nedîm, ikincisi ise Yunus Emre'dir.
Yazar paragrafta şairleri hangi yönden karşılaştırmaktadır?